Ekrem İmamoğlu ifade verdi… On binlere seslendi
Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) Başkanı ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun savcılık ifadesinin ardından İmamoğlu ile Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş, Çağlayan Adliyesi önünde kalabalığa birlikte hitap etti.
İmamoğlu, ifade vermek üzere bugün İstanbul Adalet Sarayı’na geldi. İmamoğlu’na avukatlarının yanında eşi Dilek İmamoğlu da eşlik etti.
İMAMOĞLU KONUŞTU…
Bir saat 40 dakika boyunca, sekiz sayfalık ifade veren İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, ifadesinin ardından açıklama yaptı.
İmamoğlu, şunları söyledi
-Adliye önüne getirilen otobüsün üzerinden konuşan İmamoğlu, konuşma öncesinde kendisine destek vermeye gelen parti yöneticileri ve belediye başkanlarına teşekkür ederken Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’a sarıldı. İmamoğlu, şunları söyledi:
-Gerçekten çok kapsayıcı bir sürecin içindeyiz. Burada olmayan siyasi parti yok. Bu benim için en büyük gurur vesilesi çünkü burada tek tek ismini sayarsam atlayabilirim ama ifade edelim ki bugün burada iktidar partisi hariç bütün siyasi partiler bugün buraya adaletin savunulması, bu ülkede adaletin tesisi için bize destek olmaya geldiler çünkü gerçekten 16 milyon insanın temsilcisi burada böyle bir ifade vermemeliydi, böyle bir ifade günü olmamalıydı.
-Bugünkü mesele adalet meselesidir; hak, hukuk arama meselesidir. Bugünkü mesele, geleceğimiz meselesidir.
-Bugünkü mesele İstanbul’da ne yazık ki kurulmaya çalışılan bir kumpasın geldiği bir sonuçtur. Hedefin ne olduğu belli. İstanbul’da 4 aydır yargı tacizinin en üst seviyesini yaşıyoruz ama yılmadık, yılmayacağız.
-Haksızlığa, hukuksuzluğa karşı mücadele etmeye devam edeceğiz. Esenyurt’ta başlayan ve Ahmet Özer hocamızın sabahın köründe derdest edilerek hapse atılması, Beşiktaş’ta Rıza Akpolat kardeşimizin haksız yere tutuklanıp görevinden uzaklaştırılması süreciyle beraber bu yargı eliyle süreci dizayn etme çabası devam etmektedir.
-Bugün büyük bir dayanışma ruhu içerisindeyiz. Siyasi partilerimizin tamamı burada, hatta Genel Başkanlarının bize katkı sunduğunu biliyorum. Her birisine Türkiye Cumhuriyeti’nin, bu şanlı devletin bekası için, milletimizin birlik ve beraberliği için her birisine teşekkür ediyorum, minnet duygularımı iletiyorum.
-Elbette benim siyasi yol arkadaşlarım bugün burada. Hem İstanbul’umuzun hem ülkemizin farklı noktalarından yönetici dostlarımız burada. Partimiz en üst seviyesinden üyesine kadar herkesin katkı sunduğu bir ortamın içerisindeyiz. Her daim yanımızda olan partimizdeki yol arkadaşlarımıza, bütün yöneticilerimize de teşekkür ediyorum, minnet duygularımı iletiyorum.
-Bütün örgütümüzün yanı sıra elbette yol yürüdüğümüz, özellikle 31 Mart’tan sonra gösterilen seçim başarısıyla Türkiye’nin birinci partisi olan CHP’ye, başta Sayın Özgür Özel Genel Başkanımız olmak üzere her birimize, en fazla da belediye başkanlarına nasıl müdahale edildiğini, nasıl kötü bir muamelenin gösterildiğini hep beraber yaşadık, yaşamaya devam ediyoruz.
-Elbette bizi farklı konumlandırmaya ve farklı bir biçimde bizleri yorumlamaya çalışanlar var. İnsanlarımızın bir araya toplanmasına bile engel olunma çabasını anlayamıyorum. Korkunun neden kaynakladığını biliyoruz.
-Ayağına taş değmesin diye dua ettiğimiz polisimizle halkımızı karşı karşıya getiren aklı da kınıyorum. Bunun o kadar kolay halledilme ortamı var ki, onun için gelemeyen başkanlarımız var. İzmir, Muğla, Tekirdağ Belediye Başkanlarımıza onların nezdinde teşekkür ettim. Nasıl kol kola, omuz omuza olduğumuzu, birlikte ‘Mesele vatansa gerisi teferruattır’ diyerek bir arada olduğumuzu gösteren değerli dostum, ağabeyim, Belediye Başkanım Mansur Yavaş’a teşekkür ediyorum.”
ABB Başkanı Yavaş’a teşekkür eden İmamoğlu, ardından mikrofonu Yavaş’a verdi.
-Öncelikle size geçmiş olsun diyorum. Aslında İstanbul’a geçmiş olsun diyoruz. Aslında demokrasimize ve hukuka da geçmiş olsun demiyorum. Hukuk her daim hakim olmalı. Son birkaç aydır yaşadığımız durumlara bakarsanız birisinin en ufak bir demeci, bir tweeti gece evinden alınmasına vesile oluyor.
– Adeta Türkiye’yi bir açık hava cezaevine çevirmek istiyorlar. Oysa ki demokrasinin olmazsa olmazı basın özgürlüğü, fikir özgürlüğüdür. İnsanlar serbestce fikirlerini söylemelidir. Ancak tweet atılıyor, gözaltına alınıyor. Hukukçu olarak söylüyorum; tweet ortada bir yere gitmiyor. Bunun suç olup olmadığına Cumhuriyet Savcısı da karar veremez. Alır iddia eder, açar davayı. Eğer yargılama sonunda varsa bir kişi cezasını çeker. Ancak apar topar alınıp tutuklanması hukukta en başvurulması gereken olan bu tedbire başvurulması oldukça yanlıştır.
“SİLİVRİ’Yİ KAPATALIM”
-İnsanların hürriyetini hiçbir şekilde kısıtlayamazsınız. Hukuktan ayrı karar alamazsınız. Ve bir tweet atıyorsunuz altına birileri yazıyor ‘Silivri soğuktur’ diye. Zannediyorlar ki espri yapıyorlar.
-Altına ‘Silivri soğuktur’ diye yazanlar bunun espri olmadığını, demokrasimiz, hukukumuz ve ülkemiz açısından utanç verici bir şey olduğunu bilmeleri gerekir. Bu nedenle ben bir an evvel ülkenin gerçek demokrasiye kavuşmak suretiyle kuvvetler ayrılığının bir an evvel tesis edilmesi yolunda bütün gücümüzle hep birlikte çalışacağız.
-Bu ülkede demokrasi ve hukuku hakim kılacağız ve inşallah bundan sonra kim olursa olsun söylediği sözden dolayı, fikrinden dolayı, yazısından dolayı hiçbir şekilde tutuklanmayacak. Hiçbirimiz yargılanmaktan, soruşturulmaktan korkmuyoruz. Böyle bir dünya yok. Elbette yargılayacaksını sonuçta karar vereceksiniz.
-Buradan biraz sonra Silivri’ye gidip orada gereksiz yere tutuklu çünkü henüz yargılama yok, bir türlü davalar açılmadan tutuklu kalanlar var. Oysa belki de hepsi beraat edecek. Onları ziyaret edeceğiz. İnşallah iktidar değiştikten sonra demokrasinin başlangıcı olarak Silivri’yi kapatalım. Ve yeni bir hayata özgür günlere hep birlikte yol açalım. Tekrar Başkanıma geçmiş olsun diyorum.”
İmamoğlu, bu sözler üzerine; “Başkanım o kadar güzel bir şey söyledi ki Silivri’yi kapatalım derken, belki de orayı üretim üssü yaparız, eğitim üssü yaparız, ona hep birlikte karar veririz. O günler yakın mı? Bu millet hazır” ifadelerini kullandı.
-Gerçekten çok kapsayıcı bir sürecin içindeyiz. Burada olmayan siyasi parti yok. Bu benim için en büyük gurur vesilesi çünkü burada tek tek ismini sayarsam atlayabilirim ama ifade edelim ki bugün burada iktidar partisi hariç bütün siyasi partiler bugün buraya adaletin savunulması, bu ülkede adaletin tesisi için bize destek olmaya geldiler çünkü gerçekten 16 milyon insanın temsilcisi burada böyle bir ifade vermemeliydi, böyle bir ifade günü olmamalıydı.
-Bugünkü mesele adalet meselesidir; hak, hukuk arama meselesidir. Bugünkü mesele, geleceğimiz meselesidir. Bugünkü mesele İstanbul’da ne yazık ki kurulmaya çalışılan bir kumpasın geldiği bir sonuçtur. Hedefin ne olduğu belli.
-İstanbul’da 4 aydır yargı tacizinin en üst seviyesini yaşıyoruz ama yılmadık, yılmayacağız. Haksızlığa, hukuksuzluğa karşı mücadele etmeye devam edeceğiz.
-Esenyurt’ta başlayan ve Ahmet Özer hocamızın sabahın köründe derdest edilerek hapse atılması, Beşiktaş’ta Rıza Akpolat kardeşimizin haksız yere tutuklanıp görevinden uzaklaştırılması süreciyle beraber bu yargı eliyle süreci dizayn etme çabası devam etmektedir.
AKIN GÜRLEK İZİNDE, İFADE ALACAK SAVCI DEĞİŞTİ
İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek izne ayrıldı. İmamoğlu’nun ifadesini alacak savcı da değişti. Güvenlik gerekçesiyle bazı avukatların duruşma salonuna girişine izin verilmedi.
YOĞUN GÜVENLİK ÖNLEMİ ALINDI
Partililer adliye çevresinde yoğunluk oluştururken, adliye önündeki meydanda polis araçları ve TOMA’lar konuşlandırıldı.
Adliye önündeki meydanda polis araçları ve TOMA’lar yer aldı. İmamoğlu’nun konuşma yapması beklenen otobüsün önü TOMA ile kapatıldı.
C blok bölgesinde zırhlı araçlar bekletilirken, polis ekiplerinin adliye önünde devriye gezerek güvenlik önlemlerini artırdığı görüldü.
CHP’LİLERE POLİS MÜDAHALESİ
Çağlayan Adliyesi’nde TOMA ile yol kapatıldı. CHP’li vekiller ile polis arasında gerginlik yaşandı
YAVAŞ’TAN İMAMOĞLU’NA DESTEK
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Ekrem İmamoğlu’na destek olmak için Çağlayan Adliyesi’ne geldi.
Çankaya Belediye Başkanı Hüseyin Can Güner ve Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın da Çağlayan Adliyesi’ne geldi.
İMAMOĞLU ÇAĞLAYAN’A ÇAĞIRMIŞTI
İmamoğlu ifade işlemiyle ilgili dün sosyal medya hesabından açıklama yapmıştı.
İmamoğlu, “Bu kötü gidişata dur demek için partimiz yola çıktı. Bu dibe vuruştan kurtulmanın tek yolu seçimdir. Erken seçim. Bu yüzden Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel, partimiz için son derece demokratik bir cumhurbaşkanı adayı belirleme süreci başlattı. Partimizin bu kararını en güçlü bir şekilde destekliyorum. Hepimiz bu süreçte güçlerimizi birleştirmeliyiz. Sabah Çağlayan Adliyesi’nde olacağım. Yargının bağımsız olmasını, herkesin adalete güvenebilmesini istediğim için ifadem alınacak. Ama yarın sadece benden ifade alınmayacak. Benim gibi düşünen on milyonlarca vatandaşımızdan ifade alınacak. Sandık gelir, herkes boyunun ölçüsünü alır. Bu yoldan da dönmeyeceğim” ifadelerini kullanmıştı…
ÖZEL’DEN ÇAĞRI
CHP Genel Başkanı Özgür Özel de çağrı yapmıştı.
Özel, dün yaptığı açıklamada “Yarın biliyorsunuz Ekrem İmamoğlu ifadeye çağırıldı. Ekrem İmamoğlu, Trabzonlu bir belediye başkanı olarak, Hasan Amca’nın oğlu Ekrem Bey olarak değil; bütün İstanbul’un ‘Çalmadan, çırpmadan, israf etmeden, hakkaniyetle bu şehri yönet’ diye emanet ettiği o şehrin emin insanı ifadeye çağırılıyor. Yarın ifadeye çağrılan İstanbul’un ta kendisidir. Başta Cumhuriyet Halk Partililerdir. Ama bütün demokratlardır. Ekrem İmamoğlu’na oy veren, gelecekte oy vermeyi düşünen ya da ona yapılan haksızlığı kendine yapılmış olarak hisseden herkes bu ülkenin geleceğinin teminatıdır. O yüzden ben İstanbul’u yarın ifade vermeye çağırıyorum. Cumhuriyet Halk Partilileri ifade vermeye davet ediyorum” demişti…