Yenidoğan skandalında adı geçen hastane de akredite edilmiş

TBMM Bebek Ölümleri ve Özel Sağlık Kuruluşlarını Araştırma Komisyonu, AK Parti Adıyaman Milletvekili İshak Şan başkanlığında toplandı. Komisyonda, Sağlık Bakanlığı’na bağlı Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB), Türkiye Sağlık Hizmetleri Kalite ve Akreditasyon Enstitüsü (TÜSKA) ve TOBB Türkiye Sağlık Hizmetleri Meclisi Başkanlığı temsilcileri sunum yaptı.
“KENDİSİNİ BAĞLAR, PARTİMİZİ BAĞLAMAZ”
AKP Kırklareli Milletvekili Gökhan Sarıçam’ın geçtiğimiz günlerde yaptığı, “Memnuniyetsizlik varsa ben şunu da yaparım; vatandaşa ‘gidin sağlık personelinin gırtlağına yapışın, ben devlet olarak üzerime düşeni yaptım, hizmeti vermeyen onlar” açıklamasına komisyon üyeleri de tepki gösterdi. CHP Bursa Milletvekili Kayıhan Pala, şunları söyledi;
*Bir milletvekilinin sağlıkta şiddeti körükleyen bir dili kullanması hepimizi üzdü. Bir özür metni var ama o metnin ihtiyacı karşılamadığı noktasında hekimler hemfikirdir. Biz Meclis çatısı altında bu şiddeti bitirmek için çaba sarf etmeliyiz.
*Yenidoğan çetesine ilişkin ise iki kuşkulu ölüm oldu. Son ölen kişinin otopsi raporunda ‘bu bir intihar olarak değerlendirilebilir mi’ sorusunun kuşkulu olduğuna dair ifadeler var. Kamuoyunda bu kadar duyarlılık varken ve böyle bir komisyon kurulmuşken hastanelerde ameliyat masasında pazarlıklara şahit oluyoruz.
*Bunun artık tekil örnek olmaktan çıkıp bazı özel hastaneler açısından ciddi bir probleme dönüştüğü çok açık. İlk toplantıdan bu yana dönemin İstanbul İl Sağlık Müdürü şimdi de Bakan olan Kemal Memişoğlu ve dönemin Bakanı Fahrettin Koca’nın buraya mutlaka davet edilmesi gerekiyor.
“BİZİM İÇİN ÇOK DEĞERLİDİR”
AKP Uşak Milletvekili İsmail Güneş ise, “Bu milletvekilinin sözleri kendisini bağlar, partimizi bağlamaz. Dolayısıyla bizde 268 milletvekili var ve bu milletvekillerimiz arasında yönetici pozisyonda olanlar daha çok parti politikalarını belirler ve açıklama yaparlar. Milletvekilimizin kastı bu olmasa da kastı aşan bir konuşma yapmıştır. Sağlık çalışanlarımız bizim için çok değerlidir” dedi.
‘SAĞLIK BAKANLARI KOMİSYONA KATILSIN’ ÇAĞRISI
CHP Samsun Milletvekili Murat Çan özel hastanelerde yaşanan sorunlara ilişkin poltikanın değiştirilmesi gerektiğini belirterek, “Sahayı temizlemekten ziyade çürümüş meyveleri kopartıp atalım yöntemi ile çalışılıyor. Bizim görevimiz bu mu? Burada bu çürümüşlüğe dair çözümler üretmeliyiz. En başta mevcut Sağlık Bakanının dönemin Sağlık Müdürünün, hastanesi marifetiyle bu olaya karışmış olan eski bakanın mutlaka burada dinlenmesi gerekir. Milletvekilinin açıklaması için de ‘özür diledi’ denildi ama bu özür ile geçiştirilecek bir konu mu” ifadelerini kullandı.
DEM Parti Kocaeli Ömer Faruk Gergerlioğlu, “Mehmet Müezzinoğlu SGK bu incelemeleri yaptığında Çalışma Bakanı ve kendisinin özel hastaneleri var. Kendisi 2016’da Sağlık Bakanı ve bir şekilde bu olaylar bakanlıkta düzgün bir şekilde incelenmiyor. Bu bir skandaldır ve bu yüzden Müezzinoğlu, Fahrettin Koca ve şimdiki bakan da burada dinlenmelidir” ifadelerini kullandı.”
“PARA KAZANILAN SİSTEM YANLIŞTIR”
TOBB Türkiye Sağlık Hizmetleri Meclisi Başkanı Banu Küçükel şunları söyledi:
*TOBB Sağlık Hizmetleri Meclisi sadece özel sağlık kuruluşları değil ilgili derneklerin, vakıf üniversitelerinin, Sağlık Bakanlığı’nın, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın üyelerinin olduğu bir üst şemsiyedir. Yenidoğan skandalına ilişkin aslında tek bir nedeni olmasa da hizmet alım, denetim, kadro, denetleme, geri ödeme gibi birçok başlığı barındırıyor.
*Bunu denetlemek de çok zor çok ciddi çapraz denetimlerin yapılması gerekiyor. Özel hastanelere ruhsat veriliyor örneğin 4 pediatrist var ama acil servisle birlikte bunun bu sayıyla dönmesi mümkün değil. Yenidoğan yataklarının yüzde 51’i özelde, özel ve vakıf üniversitelerinde 97 neonatolog var.
*Yoğun bakımda hasta yattıkça para kazanılan sistem yanlıştır. Hasta ne kadar hızlı iyileştirilirse o kadar ödüllendirildiği bir sisteme geçilmesi lazım. Yenidoğanla ilgili kontrol noktalarını geliştirmek ve değer bazlı dışında bir çaremiz yok.
“O NOKTADAYIZ”
Özel hastanelerin rolü ne olmalı sorusunu soran Küçükel, şunları söyledi;
*Ameliyatların yüzde 26,6’sı özellerde yapılıyor. Yatan hastaların yüzde 27’si özellerde. Yani genel hizmetin 3’te 1’i özel hastanelerde yapılıyor. Ortalama hastanelerde yatış günü kamuda 4,7 gün, üniversite hastanelerinde 5,2, özellerde ise 2,8 gün. Biz parası olan kişilere hizmet vermek için açılmadık ama şu anda o noktadayız.
*Sağlık hizmet sunumu sahiplikten bağımsız bir kamu hizmetidir. Yaşlanan bir nüfusumuz var. En sosyal devlet olan devletler bile sağlık hizmetini tek başına karşılayamayıp hybrit modele geçiyor. Bu modeli biz de geliştirebiliriz.
*Biz 1930’larda yapılan kanuna göre yönetiliyoruz. Eklenmiş yönetmeliklerle böyle bir sağlık sitemini devam ettirmek bize yakışmıyor. Ortak Hastaneler Kanunu artık vicdani bir sorumluluktur. 565 özel hastanemiz var kimisi sadece hizmet hastanesi olmayı tercih edebilir. SGK spektrum daraltabilir, coğrafi bölgelere göre ihtiyaç kapsamında ödeme yapılabilir. 2023 yılı verilerine göre her vatandaşımız 11,4 kere hekime başvurmuş.
*Dünyada dördüncüyüz. Fakat gayri safi milli hasılanın yüzde 4’ü ile bunu gerçekleştirmişiz yani Dünyada en sonucuyuz. Bu ülkelerin hepsi çift basamaklı hanelerle sağlıktan pay alıyorlar. Bu sürdürmenin yolu sağlık hizmet sunumuna daha fazla pay ayırmaktır.
“GÜÇLÜ BİR SAĞLIK SANAYİSİ OLUŞTURULMASINI HEDEFLİYORUZ”
TÜSKA ve TÜSEB hakkında bilgi TÜSEB Başkanı Ümit Kervan ise özellikle güçlü bir sağlık sanayisinin oluşturulmasını hedeflediklerini belirterek aşı geliştirme çalışmalarında ilerlediklerini ve yaklaşık iki buçuk ayda SMA tarama kiti geliştirdiklerini belirtti.
Deney aşamasında olan ve özellikle çocuklar için önemli olan glikoz izleme cihazının ise Haziran ayına kadar tamamlanmış olacağını ifade etti.
En fazla kullanılan 100 ilaç ve 100 cihazı analiz ettiklerini belirten Kervan, bu ürünleri gerçekleştirmek için çalışmalar yaptıklarını söyledi. Bilim insanlarının kendilerine bir fikir ile geldikleri takdirde bütün süreçte destek olduklarını ifade eden Kervan TÜSKA’nın hastanelere yönelik yaptıkları akreditasyon süreci hakkında da bilgi verdi. Bağımsız bir akreditasyon kuruluşu olan TÜSKA’nın hastanelerin kendi başvuruları olduğu takdirde ve yeterliliği sağladığı zaman üç yıllığına akredite olduğunu ifade etti.
“ADI GEÇEN HASTANE DE AKREDİTE EDİLMİŞ”
CHP Bursa Milletvekili Pala, TÜSKA tarafından akreditasyon belgesi verilmiş bir hastanenin de yenidoğan çetesi skandalında yer aldığını ifade ederek sürece ilişkin bilgi istedi. Soruyu yanıtlayan TÜSEB Başkanı Kervan, şu ifadelere yer verdi:
*17 hastane bugüne kadar TÜSKA tarafından akredite edildi, 8 tanesi özel 9 tanesi kamu hastanesi. İsmi geçen hastane bize 2019 yılının Temmuz ayında akreditasyon için başvurmuş. Standartlarında kısmen eksiklik olunca 2020 yılında beş denetçimiz altı gün çalışıyorlar ve akreditasyon hemen yapılmıyor hatta hastane itiraz ediyor.
*Yine denetçi ekibimiz gidiyor. Eksiklerini tamamladıktan sonra 2022 yılında akredite ediyoruz çünkü bütün eksiklerini tamamlamıştı. Hastaneleri akredite ettikten sonra da denetimler gerçekleştiriyoruz. Akredite olduktan sonra 2023 yılında denetim yapılmış eksiklikler olduğu için yeniden askıya almışız.
*Tekrar onlardan eylem raporu istemişiz yeniden eksiklerin tamamlanması sonucu 2024’te üç kilik denetim ekibi tarafından akreditasyon onaylanıyor. Hastanenin akreditasyonu onaylandıktan sonra her üç yılda bir yeniden başvuru yapıldığı için bunu hatırlatmışız ancak hastane yeniden başvurmamış.
Pala ise, “Şu gerçeği söyleyelim; olayların geçtiği tarihte hastane maalesef akredite durumda” dedi. Eksiklerin görüntüleme cihazı ve acil servis ile ilgili olduğunu ifade eden Kervan, yeni doğanda bir sorun tespit etmediklerini söyledi. Kervan, “Kriterler olarak Dünyada da geçerli olan kriterleri uyguluyoruz. Tek tek birimlerin işleyişini değil hastanenin işleyişini inceliyoruz. İnsan kaynağı kriterinde bir eksiklik görülmemiştir” dedi.